Gezilecek Yerler

Adana'nın denize açılan 2 noktasından biri olan Karataş M.Ö. 1000 yıllarında, askeri ve ticari öneme sahip yollar üzerinde kurulmuş bir liman kentidir. Karataş M.Ö. 1900’lü yıllarda, Arvaza ve Huri krallıklarının, M.Ö. 1530’lu yıllardan sonra Hitit krallığının idaresine girmiş, M.Ö. 1200’lerde ise önce Kue ve sonrada Asur krallıkları burayı ele geçirmişlerdir. Karataş sırası ile Pers, Selevkos, Roma, Bizans, İslam Arapları ve Selçuk Türkleri devirlerini yaşamıştır. Antik devirlerinde "Magarsus" olarak bilinen bu yöre, ortaçağlardan itibaren "Karataş" olarak bilinmektedir. Akdeniz'in en zengin tarihi kalıntıları üzerinde kurulan Karataş, sizlere lezzetli balık türleri ve yöresel yemekleriyle görülmeye ve tadılmaya layık keyifler yaşatacak.

Magarsus Antik Kenti

Planlı ilk yerleşim yerlerinden biri olan antik Magarsus kenti M.Ö. 1400 ile M.Ö. 1200 lü yıllar arasında kurulduğu Alman Prof. Th. Bossert tarafından yapılan araştırmalarla ortaya konulmuştur.

Bu antik kent, Karataş’ın 5 km batısında yer alır. Antik Magarsus, M.Ö. 7 yy. da koloni kenti olarak parlak bir dönem yaşar. Grek, Roma ve Bizans dönemlerinde ise önemli bir yerleşim kenti özelliğini gösterir.

Didimae adaları, Antiocheia ve Yunanlıların lanuarium adını verdikleri Karataş koyu, Pyramus (Ceyhan) nehrinin ağzından giren ve Mopsuhestia (Misis) e kadar ulaşabilen ticaret ve savaş gemileri için bir sığınaktır.

Prof. Dr. Th. Bossert, bir yazıtta kült hakkında Athena Tapınağından ve Ptholemaios'lar devrinde "Pyramus kıyısındaki Antiocheia" adı verilen Magarsus'tan bahsedildiğinden söz etmektedir.

Magarsus ilkçağ’dan ortaçağa kadar Akdeniz ticaretini ellerinde bulunduran Fenika, Rodos, Girit, Venedik, Ceneviz hatta Portekizli deniz ticaret filolarının uğradıkları gelişmiş bir ticaret kentiydi.

Bu ticaret devletleri ve kolonileri, İskenderun-Kıbrıs-Antalya üçgeninden doğudaki Akdeniz'e uzanan en uçtaki kent olma özelliği ve kontrol ettiği deniz alanlarından dolayı Magarsus valilerine vergiler ve hediyeler verirlerdi.

Magarsus Antik kenti, dönemin en bayındır kentlerinden biri olma özelliğine sahipti. Öncelikle büyük ve geniş bir kalesi vardı. Kale muhkem ve sağlamdı.

Yine Magarsus'ta tarihi bir hamam yapılmış olduğu ve bu su dağılım sistemine bağlı olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Magarsus'un güneyinde denize ait Kalepınarı ile antik tiyatro arasında kent valisinin sarayı yer almaktadır. Saray pınarın hemen yanındadır. Denizin hemen yakın kıyıları iyice incelendiğinde bu sarayın sütunlarının dipte parçalanmış bulunduğu ve Karataş evlerinin imarında kullanılmış olduğu görülecektir.

Port Marina Hotel'e 11 dk uzaktıkta.

Salim'in Yeri Balık Restaurant

Akdeniz'in zengin ve lezzetli deniz mahsullerini, tecrübe ve ustalıkla sunan Salim'in Yeri Balık Restaurant, muhteşem deniz manzarası ile uzun yıllardır yerli ve yabancı misafirlerini ağırlamaktadır.

Karataş'ta manzarası ve deniz kokan esintisi ile tam Akdeniz tadında bir restoran olan Salim'in Yeri güleryüzlü ve kaliteli hizmetiyle görülmesi gereken yerler arasındadır.

Port Marina Hotel'e 5 dk uzaktıkta.

Akyatan Gölü

Akyatan Dalyanı/Gölü Karataş'a 7 km. uzaklıkta 10.000 yıl önce bataklık yapısında oluşmaya başlamıştır. Bataklık daha sonra dalgaların ve rüzgarın taşıdığı kumlarların zamanla kıyıda oluşturduğu kordonla denizden ayrılmış ve bugün kü görünümünü almıştır.

Çukurova bölgesinin en büyük Lagünü olan Akyatan Gölü önemli bir kuş alanı statüsündedir. Yaz ördeği, Turaç, Saz horozu, kocagöz, akça cılıbılt, mahmuzlu kız kuşu, küçük sumru üreme alanları var. Bunların yanında: bir kısım su kuşları, burada kışlamaktadırlar. Bunlar: flamingo, suna, fiyu, elmabaş pakta, sakarmeke, dikkuyruk’tur.

Göl ile deniz arasında, yer yer genişliği birkaç km. yi ve yüksekliği ise 20 metreyi bulan, Türkiye’nin en büyük kumulları bulunuyor. Birkaç sıra halinde olan kumul tepeleri arasında, deniz seviyesinin altında oluklar (çukurlar) bulunuyor. Bunlar yağışlı dönemlerde suyla doluyor. Ayrıca, kumulların kuzeydoğusunda, hiç kurumayan ve ekolojik açıdan önemli tatlı su bitkileri ve bataklıklar var. Bu kumullar çeşitli türlerden küçük ötücülerin; üreme ve konaklama dönemlerinde yaşam alanlarıdır.

Çok güzel doğa ve kuş manzaralarına şahit olacağınız Akyatan Gölü'ne fotoğraf makineniz ile gitmenizi tavsiye ediyoruz.

Port Marina Hotel'e 16 dk uzaktıkta.

Tuzla Gölü

Çukurova Deltasının balık bolluğu ve çeşitliliğiyle önemli yerlerinden biri de Tuzla Gölü'dür.

Hem balık tutkunları hem de doğa tutkunları için görülmesi gereken yerlerden olan Tuzla Gölü'nde çeşitli kuş türlerini de görmek mümkün.⁠⁠⁠⁠

Port Marina Hotel'e 35 dk uzaktıkta.

Akdeniz'in rengine ve kokusuna davetlisiniz...